.

EVLENMEK ÇOK KOLAY, AMA NASIL YÜRÜTECEĞİZ BAKALIM

MUTLU bir evlilik herkesin rüyasıdır.Fakat evlendikten sonra kişisel ve çevresel nedenlerden dolayı evlilikte mutluluğu arar hale geliyorsunuz. Evlilikte kişisel nedenlerden dolayı mutluluğunuzu kaybetmeyin. İşte çiftlerin birbirlerine karşı yaptıkları yanlışlar. Birincisi karışınızdaki kişiye karşı sürekli eleştirilerde bulunmak; "Sen hep böylesin. Zaten bir gün bile olsun beni dinlemedin. Hep bağırıyorsun. Beceriksizsin. Filanın eşinden ibret al. Beni üzmekten zevk alıyorsun" şeklindeki ifadeler, eşi suçlayıcı, yargılayıcı ve kırıcı eleştirilerdir. Oysa iletişimde "ben" dilini kullandığımızda eşimize şöyle diyebiliriz : "Ben bu sözünden veya davranışından dolayı çok üzüldüm, hayal kırıklığı yaşadım." Bu ifade daha yumuşak olduğundan, ayrıca kişide oluşturduğu duyguyu da olaya yansıttığından eşi olumlu yönde etkileyebilir. "Hep böylesin. Böyle yaparsın. Zaten senden başkası da beklenmez. Bencilsin. Hiç değişmiyorsun. Bu huyunu annenden, babandan kapmışsın. Bir gün de iyi yanını göremeyecek miyim?" tarzındaki ifadeler, eşi bir kalıba sokan ve damgalayan ifadelerdir. Mantıksal olarak düşündüğümüzde, madem ki eşiniz söylediğiniz gibi "hep öyle", yıllardır değişmiyor; peki siz ne oranda değiştiniz? İşe kendinizi değiştirmekle başlayın. Evlilikte ilişki bozulmaya ve mutsuzluk ortaya çıkmaya başlayınca araya mesafeler girer. Sürekli kavga, üzüntü, bir noktada çiftleri sessizliğe ve kendi dünyalarına iter. Fakat burada sözlü iletişim yerine sözsüz iletişim, yani davranışlardan anlamlar çıkarıp, eşi yargılama süreci başlar. "Hah yine kızdın. Bakışlarından anladım. Sen öyle demek istemedin. Senin kafanın içinde neler var, çok iyi biliyorum." Tarzındaki yaklaşımlar, eşin jest ve mimiklerinden, hal ve hareketlerinden anlamlar çıkarmaya yöneliktir. . Zamanla eşlerden birinde olumlu bir değişiklik olmuştur veya gittikleri doktor dinlenilmiş ve kişi olumsuz bir davranışından vazgeçmiştir; diğer eşin: "10 yıldır sana söyledim, ama beni dinlemezsin; sonunda dediğime geldin. Başkası deyince daha mı kıymetli oluyor?" biçimindeki konuşmaları, eşi üzen ve geriye döndürebilecek tarzdadır. Oysa; "Bu değişiklikten dolayı çok mutluyum, sevinçliyim. Gel beraber plan yapalım; başka nelerimizi değiştirebiliriz, onları konuşalım" tarzında bir diyalog kurulursa olumlu değişiklik pekişir ve devamı için de teşvik edilmiş olunur. Herkesin evliliğinde, geçmişte yaşadığı olumsuz bir anısı vardır. Aile kavgaları, kırgınlıklar, ihanetler, küçük düşürmeler ve hayal kırıklıklarıdır. Geçmişte yaşanan kötü anıyı sürekli gündeme getirmek sıkıntı doğurur ve sorunları pekiştirir. Hatalar, yanlışlıklar iki taraftan da kaynaklandığı halde "Kim daha haklı?" diye adeta "mahkeme" kurulur. "Evliliğimiz boyunca kavgaları hiç ben başlatmadım. Sen hep bana kötü davrandın, beni aşağıladın. Bütün sorunlar senden kaynaklanıyor." Bu tarz kalıp sözler, tıkanan evliliklerin klasik sözleridir. Oysa önce kendimize bakmamız ve "Ben nerede hata yapıyorum, yanlışım ne olabilir?" diye düşünmek gerekir. Sürekli karşı tarafı haksız görmek işin kolaycı yönüdür. Aile yükünün tek tarafa yüklenmesi kişiyi aşırı strese sokup gergin ve öfkeli yapabilir. Bu yüzden hiçbir cinsiyet ayırımı gözetmeksizin yapılacak işleri ortaklaşa yapmaya gayret etmek gerekir. Diğer yandan, ilişkideki bozulmadan dolayı "Sen beni zorluyorsun, çıldırtıyorsun; bu yüzden öfkeleniyorum" yerine, "Seninle ilişkimde zorlanıyor ve bazen öfkemi kontrol edemiyorum" tarzında konuşulsa, kişi kendisini de ortaya koyuyor ve sorumluluğu paylaşmış oluyor; böylece eşi suçlamıyor, soruna dikkat çekip, üzerinde düşünülmesi gerektiği mesajını veriyor. "Ya bana iyi bir neden göster, söylediklerimi çürüt, ya da beni kabul et." Yaklaşımı evlilikle iş ilişkisini karıştırma yaklaşımıdır. Evlilikte roller, duygular, cinsellik ve birçok değişken rol oynar. Kendimizi "temize çıkarma"da mantık olayını ileri sürmek kendi kendimizi aldatmaktan ibarettir. İletişimde en önemli husus, konuşan insanı sonuna kadar dinlemek, çok gerekliyse aralarda girmektir. Dinlememiz, anlamamız ve kendimizi anlatmamız gerekiyor. Bunun yolu da saygıyla dinlemek ve ses tonunu yükseltmemektir. Eş, ne kadar ilgili ve tecrübeli olursa olsun, kendisini doktor yerine koymamalı; çünkü bir şey değişmez, eşi kendisini dinlemez ve dirençle karşılaşır. Bu yüzden "iyi bir eş, arkadaş, sevgili" nasıl olursa, ona öyle davranmalıdır

-Islak mendil veya Selpak mendil, -Bebe pudrası,küçük makas, -Tarak veya fırça (damadın ihtiyacı olabilir), -Deodorant veya Parfüm, -Yedek tel toka, -Toplu iğne, -Tükenmez Kalem ve not kağıdı, -Giydiğiniz renkte fazladan bir ince çorap Olası söküklere veya damadın ceket düğmesi kopmasına karşı küçük dikiş seti ve çengelli iğne, Damat için yedek düğme, -Rahat ayakkabı (giydiğiniz ayakkabı vurursa giymek için), -Yedek küpe arkaları, -Küçük makas -Ağrı kesici Sakinleştirici Yara bandı Boğaz pastili veya nane şekeri -Tampon ya da hijyenik ped, -Duvağınızda son anda oluşabilecek yırtılmalar için şeffaf selo-bant, -Nikah yüzükleri, -Para ve küçük takıların takılmasında kullanılabilecek geniş bir kırmızı vaya beyaz kurdele, -Yedek fotoğraf makinesi, -Rujunuzu tazelemek durumunda kalabileceğinizi düşünerek makyözünüzden bir parça ruju kulak pamuğuna sürerek alabilirsiniz. -Bol miktarda bozuk para (zarf içinde tercih edebilirsiniz)

Yüzük Secimi

Evlilik yüzüğü uzun yıllar boyunca takılacağı için zevkinize uygun olduğu kadar rahat olmasına da dikkat etmelisiniz. Yüzüğünüzün rahatlığını test etmeniz sizin için avantaj olacaktır. Nikahınızdan bir süre önce yüzüklerinizi kullanırsanız, size rahatsızlık veren bir problem karşısında kuyumcunuz en uygun şekilde düzeltecektir. Ve düğün gününüz de yüzüklerinizden dolayı yaşayabileceğiniz sorunları çözmüş olacaksınız. Yüzük seçerken sizin ve mustakbel eşinizin zevkine hitap edecek, uyumlu bir tarz bulmalısınız. Yüzüğünüzü almaya karar verdiğiniz zaman ufak bir fiyat araştırması yapmalısınız. Hem kesenize, hem zevkinize, hem de parmaklarınıza uygun olan yüzük evliliğiniz boyunca aşkınızın sembolü olacaktır. Araştırmalarınız sonucunda size en uygun kuyumcu veya mücevherci bulduğunuz da, bir çok model alternatifi sunacaktır. Eğer kuyumcunuz veya mücevhercinizin sunduğu alternatiflerden hoşlanmadıysanız, farklı ve kendi stilinizde bir yüzük modeli istiyorsanız, yüzüğünüzü kendiniz dizayn edip, hiç kimsede olmayan olmayan farklı bir modelde yaptırabilirsiniz. Evlilik yüzüğünü seçmeden önce cildinizin alerjik olup olmadığını bilmeniz gerekir. Eğer hassas ve alerjik bir cilde sahipseniz saf altın ya da platinden olmayan bir yüzük sizi rahatsız edecektir. Sadece beğendiğiniz için satın almamalısınız. Cildinizin tahriş olmasını engelleyebilmeniz için yüzüğünüzün saf altın ya da platin olmasına mutlaka çok dikkat etmelisiniz

  • KOÇ - KOÇ : Her iki taraf da birbirini yönetmek isteyeceğinden, çatışmalarla dolu bir beraberlik olur.
  • KOÇ - BOĞA : Olumlu bir beraberlik. Fakat Koç?un Boğa?nın üstüne fazla gitmemesi, kızdırmaması gerekir.
  • KOÇ - İKİZLER : Tartışmalarla geçecek bir beraberlik. Duygu ve fikir farklılıkları nedeniyle birbirlerini tatmin edemezler.
  • KOÇ - YENGEÇ : Kavgaların çoklukla olduğu, birbirini anlayamayan iki insanın beraberliği.
  • KOÇ - ASLAN : Olumlu bir beraberlik. Birbirlerini anlar ve desteklerler.
  • KOÇ - BAŞAK : Tartışmaların yaşanacağı bir beraberlik.
  • KOÇ - TERAZİ : Verimli ve uyumlu bir beraberlik. Birbirlerini desteklerler.
  • KOÇ - AKREP : Zor bir beraberlik. Birbirlerini yönetmek isterler.
  • KOÇ - YAY : Uyumlu bir beraberlik. Birbirlerini anlar ve desteklerler.
  • KOÇ - OĞLAK : Çiftler arasında pek uyum yoktur.
  • KOÇ - KOVA : Birlikte hareket etmekte ve birbirlerini anlamakta zorlanırlar.
  • KOÇ - BALIK : Çiftlerin uyuşmadığı bir beraberlik.
  • BOĞA - BOĞA : Fiziksel olarak birbirlerini çekici bulurlar. Birinin diğerini idare etmesi gerekir.
  • BOĞA - İKİZLER : Uç noktalarda olan iki insanın beraberliği.
  • BOĞA - YENGEÇ : Karşılıklı tatminin olacağı bir beraberlik. Boğa, yengecin duygularını tatmin etmeli.
  • BOĞA - ASLAN : Boğa kıskançlık yapmazsa mutlu bir ilişki yaşarlar.
  • BOĞA - BAŞAK : Başak eleştirel yönünü bir kenara atarsa, uyumlu bir beraberlik.
  • BOĞA - TERAZİ : Olumlu bir beraberlik.
  • BOĞA - AKREP : Boğa Akrep?e güven verirse güzel bir beraberlik. Her iki taraf kendi eksiklerini tamamlar.
  • BOĞA - YAY : Tartışmaların olacağı bir beraberlik.
  • BOĞA - OĞLAK : Destekleyici bir beraberlik.
  • BOĞA - KOVA : Sorunlu bir ilişki. Farklı bakış açıları vardır.
  • BOĞA - BALIK : Mutlu ve uyumlu bir beraberlik.
  • İKİZLER - İKİZLER : Uygun bir beraberlik. Birbirlerini rahatlıkla anlarlar.
  • İKİZLER - YENGEÇ : Uyumsuz ve sorunlu bir beraberlik.
  • İKİZLER - ASLAN : Duygusal uyumsuzluğun olduğu bir beraberlik.
  • İKİZLER - BAŞAK : Birbirleriyle anlaşamazlar.
  • İKİZLER - TERAZİ : Mutlu ve uyumlu bir beraberlik. İdeal bir çift.
  • İKİZLER - AKREP : Sorunların yaşanacağı bir beraberlik.
  • İKİZLER - YAY : Birbirlerini tamamlayan, uyumlu bir beraberlik.
  • İKİZLER - OĞLAK : Karşılıklı menfaatlerin durumuna göre sürecek bir beraberlik.
  • İKİZLER - KOVA : Birbirlerine uyum sağlarlar.
  • İKİZLER - BALIK : Zor bir ilişki. Birbirlerinin duygularını tatmin edemezler.
  • YENGEÇ - YENGEÇ : Birbirlerini çok iyi anlar ve mutlu ederler.
  • YENGEÇ - ASLAN : Genel olarak iyi bir beraberlik.
  • YENGEÇ - BAŞAK : Birbirlerini anlamaya çalışmaları gerekir. Sorunlu bir beraberlik.
  • YENGEÇ - TERAZİ : Uyumsuz ve tatsız bir beraberlik.
  • YENGEÇ - AKREP : Uyumlu ve mutlu bir beraberlik.
  • YENGEÇ - YAY : Fedakarlık edilmesi gereken, mutsuz bir beraberlik.
  • YENGEÇ - OĞLAK : Birbirlerini tamamlayıcı ve destekleyici bir beraberlik.
  • YENGEÇ - KOVA : Değiştikleri taktirde anlaşabilirler. Sorunlu bir beraberlik.
  • YENGEÇ - BALIK : Birbirlerini anlayan çiftlerin beraberliği.
  • ASLAN - ASLAN : Lider olmak isteyen iki insanın beraberliği. Sorunlar yaşanır.
  • ASLAN - BAŞAK : Uyumlu bir beraberlik.
  • ASLAN - TERAZİ : Her iki taraf akıllı davranırsa uyumlu bir beraberlik.
  • ASLAN - AKREP : Hareketli, tatmin edici bir beraberlik.
  • ASLAN-YAY : Uyumlu ve mutlu bir ilişki.
  • ASLAN - OĞLAK : Mutsuz ve sorunlu bir beraberlik.
  • ASLAN - KOVA : Olumlu ve uyumlu bir beraberlik.
  • ASLAN - BALIK : Sorunlu ve mutsuz bir beraberlik.
  • BAŞAK - BAŞAK : Çatışmaların yaşanacağı bir beraberlik.
  • BAŞAK - TERAZİ : Kişiliklerin uyuşmadığı, sorunlu bir beraberlik.
  • BAŞAK - AKREP : Olumlu ve destekleyici bir beraberlik.
  • BAŞAK - YAY : Yanılgılarla, çatışmalarla dolu bir beraberlik.
  • BAŞAK - OĞLAK : Birbirleriyle anlaşır ve uyum sağlarlar. Mutlu bir beraberlik.
  • BAŞAK - KOVA : Kültür farkları varsa, mutsuz bir beraberlik yaşanır.
  • BAŞAK - BALIK : Birbirlerini anlamakta zorlanırlar. Sorunlu bir beraberlik.
  • TERAZİ - TERAZİ : Uyumun, anlayışın olduğu mutlu bir beraberlik.
  • TERAZİ - AKREP : Duyguların tatmin edildiği, çiftlerin arasında çekim olan bir beraberlik.
  • TERAZİ - YAY : Uyum sağlanabilen bir beraberlik.
  • TERAZİ - OĞLAK : Anlaşmakta zorlanabilirler.
  • TERAZİ - KOVA : Uyum ve mutluluğun olduğu bir beraberlik.
  • TERAZİ - BALIK : Beraberlik sürse dahi, mutsuz bir ilişki.
  • AKREP - AKREP : Ya mutlu ve ya mutsuz bir beraberlik. Birbirlerini anlamalarına bağlı.
  • AKREP - YAY : Uyumsuz ,sorunların yaşandığı bir beraberlik.
  • AKREP - OĞLAK : Uyuşmazlığın yaşandığı,zor bir beraberlik.
  • AKREP - KOVA : Mücadelenin yaşandığı,zor bir beraberlik.
  • AKREP - BALIK : Sorunların yaşanacağı bir beraberlik.
  • YAY - YAY : Farklı kültürlerden geliniyorsa, zor bir beraberlik.
  • YAY - OĞLAK : Mutsuz bir beraberlik.
  • YAY - KOVA : Başarılı ve mutlu bir beraberlik.
  • YAY - BALIK : Birlikte yaşamakta zorlanırlar. Sorunlu bir beraberlik.
  • OĞLAK - OĞLAK : Uyumlu bir beraberlik. Birbirlerini anlarlar ve desteklerler.
  • OĞLAK - KOVA : Mutsuz ve huzursuz bir beraberlik.
  • OĞLAK - BALIK : Uyumlu ve mutlu bir beraberlik. Birbirlerini tamamlarlar.
  • KOVA - KOVA : Mükemmel, uyumlu bir beraberlik.
  • KOVA - BALIK : Anlaşabilmek için zorlanırlar.
  • BALIK - BALIK : Birbirlerini anlayabildikleri için uyumlu bir beraberlik

Nisanlilik Dönemi

Balıkesir’den Tahsin Bey: *“Nişanlılık döneminde, düğüne altı ay varken, her iki taraf da istiyorsa, görüşmelerdeki haramlığı kaldırmak için nikâh yapılır mı? Bunda ne gibi sakıncalar var? Nişanlılık döneminin sorumlulukları nelerdir?” İslâm’da ve tüm dinlerde nikâh, nişanlılığın başladığını değil, evliliğin başladığını bildirir. Nişanlılık devresi ise evlilik değil, evliliğe atılan bir adımdır. Bizim kültürümüzde bu devre, genellikle, birer yüzük takılarak kesilen bir sözle başlatılır. Söz kesilir, sözü nişanlılık devresi izler, nişanlılık devresini ise evlilik izler. Bu dönemler içerisinde bütün sorumluluklar peyderpey yerine getirilir. Nişanlılık döneminin sorumlulukları hakkında şunlar söylenebilir: 1-Nişanlılık, bizzat evlilik demek olmayan, ancak evlilikle sonuçlanan yeni bir ahlâkî dönemin adıdır. Bu dönemde taraflar birbirlerini tanırlar. Yalnız evlenecek adaylar değil; her iki adayın ailesi de birbirleriyle tanışır ve kaynaşırlar. Böylece, evlenecek adaylarının evliliklerinin huzurlu başlaması ve problemsiz devam etmesi için gerekli olan adımlardan birisi atılmış olur. Bu yeni kurulan yakınlığın getirdiği şefkat ve sıcaklık zemininde nişanlılar birbirleriyle, karşılıklı saygıya ve nezakete dayalı, ama mahremiyete dikkat etmek şartıyla ilgilenirler. 2-Nişanlanma bir evlilik vaadidir, ama bir nikâh akdi değildir. Vaad olması taraflara şu ahlâkî yükümlülükleri beraberinde getirir: a) Taraflar vaatlerine sadık kalmalıdırlar. b) Taraflar birbirlerini aldatmamalıdırlar. c) Taraflar birbirlerine dürüst ve nazik davranmalıdırlar. d) Taraflar birbirlerine karşı güven sarsıcı davranışlardan uzak kalmalıdırlar. e) Taraflar yer yer yaşanan anlaşmazlıkları büyütmeden ve başka kişilere taşımadan sağduyulu hareket ederek çözmelidirler. f) Taraflar birbirlerinin kusurlarını eleştiri konusu yapmaktan kaçınmalıdırlar. g) Taraflar birbirlerini olduğu gibi kabul etmeli ve sevmelidirler. 3-Nişanlanma, İslâm hukukunda taraflara bir evlenme mecburiyeti getirmez. Evlilik birliğini sürdüremeyeceklerini anlayan nişanlılar, nişanı bozma yetkisine ve hakkına sahiptirler. Nişan bozulduğunda, verilen hediyeler karşılıklı olarak iâde edilir. Kız tarafı aldığı mehri geriye verir. 4-Nişanlılık, kız ve erkeğe, evliliğin helâl kıldığı beraber yaşama hak ve salâhiyetini vermez. Bu dönemde ne kadar karşılıklı sevgi, güven ve iyi niyet olursa olsun; kız ve erkeğin, mahremiyet bakımından birbirlerine–neredeyse—iki yabancı gibi oldukları ve mahremiyet sınırına dikkat etmeleri, birbirlerine karşı sevgilerini, tutkularını ve aşklarını mahremiyet perdesi arkasından yaşamaları gerektiği unutulmamalıdır. 5-Kendi başlarına karar verebilecek derecede yetişkin, reşit ve aklı başında olan nişanlıların, üçüncü bir şahsın beraberliğinde görüşmelerine, konuşmalarına ve problemlerini tartışmalarına imkân verilebilir. Sırf görüşmek ve konuşmak için mahremiyeti kaldırmaya ve erken bir nikâha gerek yoktur. 6-Nişanlılar arasında sırf rahat görüşme yapılsın, haramlık ortadan kalksın diye yapılan nikâh, birçok yönden mahzurlar taşır. Belli başlı mahzurları sıralayacak olursak: a) Henüz evlilik hayatına adım atılmamıştır. Anlaşmazlık söz konusu olduğunda ayrılmak problem haline gelir. Erken gelen boşanma her iki tarafı da yıpratır. b) Erken yapılan nikâhın kıymetini her iki taraf da takdir edemez. Nişanlılık döneminin fevrîliklerinden nikâh kurumu zarar görür. Meselâ, erkek daha sonra pişman olacağını düşünmeden fevrî biçimde boşama yaparsa; daha başlamamış olan evlilik, yüzeysel kırılganlıklar nedeniyle, barışma imkânına kavuşmadan suya düşer. Veya kız tarafı—tek taraflı olarak—nişandan vazgeçmek istediğinde, bunu kolay başaramaz; erkeğe boşama yaptırmak gibi bir sıkıntı ile yüz yüze gelir. Erkeği boşamaya mecbur kılmaksa, onur kırıcı gelişmelere yol açar. c) Anlaşmazlık ve ayrılık gündeme geldiğinde, yapılmış olan erken nikâh, kızı ve kız tarafını beklenmedik mağduriyetlere uğratabilir. d) Dinî nikâhın sû-i istimal edilmesine zemin hazırlanmış olur. Bu bakımdan sözlülük ve nişanlılık döneminde erken nikâh yapılmaması, nikâhın evliliğe yakın ve sırf evlilik amacıyla yapılması her iki tarafın, bilhassa kız tarafının huzurunun ve onurunun korunması açısından fevkalâde önemlidir. Cenâb-ı Hak evlatlarımıza hayırlı kısmet ve tükenmez nasip lütfetsin. Nikâhlarımızı rızasıyla sonuçlandırsın. Âmin